Stonewall Bugünlerde Niye Değerli? II - Andy Thayer
Harekette Bölünme
1960’ların ortalarında siyahlar için resmi yasal eşitlik kazanımı Sivil Haklar Hareketinde bir bölünmeye yol açtı.
1960’ların ortalarında siyahlar için resmi yasal eşitlik kazanımı Sivil Haklar Hareketinde bir bölünmeye yol açtı.
Amerikan ırk ayrımı
(apartheid) altında; bütün sınıfların siyahları ağır bir baskı altında tutuldu
politik ve ekonomik güç koridorundan sürgün edildi. Küçük bir azınlık dışında
durum devam ediyor. Bununla beraber siyah toplumu içinde diğerlerine nazaran
ayrıcalıklı azınlık; resmi yasal
eşitliğin sunduğu fırsatları, bütün siyahların sözcüsü olarak bazen de kendi
toplumları pahasına kendilerine kariyer yapmak için değerlendirdi.
Resmi yasal eşitliğin
kazanma, sosyoekonomik sınıfının diğerleriyle birlikte aradıkları tek şey
“eşitlik” dir. Onların “farklılığa” dair bütün gevezeliklerinin sınıfı hiç
içermediği görünüyor.
Benzer süreç son on
yıldan fazla zamanda pek çok Birleşik Devletler şehirlerinde resmi eşitliği
kazanmayı müteakip LGBT kişilerinin arasında da zaten iyice gelişmişti.
Azınlık Demokrat Parti
içinde güçlü konumlar kazanmıştı fakat bu güç nadiren çoğu LGBT kişisine fayda
sağladı. Bazen sadece tam tersi oldu.
LGBT’nin en eski kongre
üyelerinden biri olan Temsilci Barney Frank, Başkan Clinton’un orduda eşit
istihdam hakları vaadini tutmamasını mazur gösterdi, kötü şöhretli 1993 “Sorma,
Söyleme” mevzuatını Kongreye getirme raddesine vardırdı, önceki politikaya göre
ordu çok daha LGBT kişilerinden arındırıldı. Ayrıca Frank, transgender haklarını
ortada bıraktı, o ve Nancy Pelosi Obama zamanındaki Çalışanın Serbest
Tercihi (The Employee Free Choice) tasarısından onları çıkardı.
Milyonlarca LGBT
kişinin eşleri için sağlık sigortası yaptırabilmelerinin ve çocuklarının
güvenli yasal velayetini alabilmelerini sağlayacak eşit evlilik haklarını
desteklemektense Frank; hareketimizi birkaç yıl geriye götüren, çeşitli birçok
LGBT haklarına saldırmak için sopa olarak kullanılan kötü şöhretli “Evlilik
Savunması Yasası” destekleyen Clinton yönetimi için mazeretler üretti. Daha da
kötüsü -kendi partisinden biri bile olsa- sonra San Francisco Belediye Başkanı
olan Gavin Newson’un 2004’de eşcinsel evliliği tanımaya başlaması üzerine Frank
ile birlikte bütün diğer Demokrat liderlerin onu kınamasıydı.
Bugün çoğu LGBT
kişisinin çıkarlarına doğrudan aykırı olan politikalar yürüten LGBT
politikacılarını bulmak zor değildir. Örneğin; asgari ücret artışına muhalefet,
mutenalaştırmayı/mekanın seçkinleştirilmesi (gentrification) destekleme,
evsizlere saldırı veya sadece makine politikacılar (machine politician)******* - hepsi de gökkuşağı tonuyla.
Sivil Haklar Hareketi
resmi yasal eşitliği kazandıktan sonra belli bir tabakadan siyahın hareketi
terk etmesi gibi belli bir tabaka LGBT kişisi; büyük şehirlerde yasal eşitliğin
unsurlarının pek çoğunu ayrıca ulusal düzeyde eşit evlilik haklarını elde
ettikten sonra “onları elde etmiş olduklarını (gotten theirs)” düşünerek, tam
hakiki eşitlik için kavga etmeyi bırakmaya karar verdi.
Hareketimizin pek çok
“en çok sevilen kişi listesindeki (A list)” gaylerin hareketi terk etmesi bazı
LGBTQ radikallerinin ümitsiz olmasına neden oldu. Fakat öyle olmak zorunda
değil.
Siyah Sivil Haklar
Hareketi (the Black Civil Rights Movement) 1960’ların ikinci yarısında benzer
dönüşümü geçirdi ancak yine de bu 1968-73’te Kara Güç (Black Power) hareketinin
birden patlama yapmasına engel olamadı. Gerçekten, birçok hususta, daha
eski bölünme bunun için bir ön koşuldu, Kara Panterler (Black Panthers), Dodge
Devrimci Birlik Hareketi (the Dodge Revolutionary Union Movement) ve diğer Kara
Güç (Black Power) gruplar Amerikan kapitalizm analizini keskinleştiriyordu.
1968-73 döneminde
gördüğümüz dinamik ve çok etkili hareketlerin var olmasını ne kadar çok dilesek
de, arzu ve çok çalışma tek başına onları getirecek yeterliliğe sahip değildir.
Statükodan çıkarı olan politikacılar, ünlüler ve zenginlerden ziyade kendi
kurtuluşunun tek kaynağının yine kendisi olduğunu gören sıklıkla anonim
Stonewall dönemi eylemcilerini bir dizi politikalar üretmeye güdüleyen belirli
tarihsel koşullar dizisi vardı.
Bu bağımsız politikalar
çok sayıda “politik olmayan” ve hem Demokratlardan hem de Cumhuriyetçilerden
iğrenen insanlar arasında verimli toprak buldu hal böyle olunca da doğrudan
kendileri yapmaya başladıkları değişim olasılığı hakkında yeterince
iyimserdiler.
1950’lerin başlarında
Harry Hay’ın çevresinde kendisi gibi çoğu Komünist Parti eski üyelerinden
oluşan radikaller Mattachine Society ile Birleşik Devletlerde gay hareketini
yeniden kurdu, taşlı bir zemin üzerinde yaptılar bunu. Şüpheli “Kızılların (Reds)” ve eşcinsellerin
temizliğinin yapıldığı McCarthy döneminde zaman o kadar gericiydi ki hiçbir
irade gücü kitlesel gay hareketini varlık haline getiremezdi. Hays’ın
politikalarının merkezi yönünün önemli ölçüde yaklaşık yirmi sonraki Stonewall
hareketine benzer olması dikkate şayandır: Siyah karşıtı ırkçılığa karşı
yaptığı eylemcilikte, heteroseksüel (straight) toplum tarafından ezilen ve gay
olmayanlarla aynı tam eşitliği hak eden bir grup olarak gay kişileri gördü. Bir
nesil sonra “Gay İyidir” sloganının tekrarlanması, bireyin kendisiyle dalga
geçmesine (self-deprecation), o ve yakın iş arkadaşlarının Mattachine’den
tasfiyesinin ardından eşcinsel hareketi karakterize eden hoşgörü için “uzmanlara” ve politikacılara dokunaklı
başvurulara, yer olmaması onun görüşüydü.
Sınıf ve Radikal Hareketler
İyi ki, pek çok
bakımdan bugünün koşulları kitlesel hareketlerin ortaya çıkması için çok daha
fazla elverişlidir. Evvela on milyonlarca LGBT kişisi, dünya genelindeki
ülkelerde cinsel eğilimini saklamamaktadır ve kişiliğinin, duygu ve
davranışlarının farkındadır (self-aware).
1960’ların sonlarında
siyah yanlısı (pro-black) kapitalizm çoğu siyahı geride bıraktı, bugün de pembe
yanlısı (pro-pink) kapitalizmin de aynı şeyi çoğu LGBT kişisine yaptığını
görüyoruz.
Siyahların yüksek
politik yerlere gelmesi işçi sınıfı siyahları için de eşitliğe dönüşmesine
karşın LGBT kişisinin yüksek politik yerlere gelmesi işçi sınıfı LGBT kişileri
için de eşitliğe dönüşmez.
Ayrımcılığa karşı
kurumsal maiyette ve resmi kanunlardaki pek az belirti özellikle trans ve
intersex kişilere yönelik gerçek iş ayrımcılığının devam ettiği gerçeğini
değiştirmemektedir.
Kim olduğumuzdan nefret
eden ailelerde doğarız çoğumuz. Dünyadaki bütün resmi yasal eşitlik; gençlik
evsizliği, akıl hastalığı ve sıklıkla bunların sonucunda madde bağımlılığını
azaltmamaktadır. Gençlik organizasyonu Homoseksüel-Heteroseksüel İttifakının
(Gay-Straight Alliances) getirdiği değişiklikler dışında, ulusun kamu
okullarını LGBT kişileri kabul eden ve onaylayan evrensel mekanlara
dönüştürmede ve ebeveynler, vasiler ile diğer yetişkinlerin düşmanca
tutumlarına karşı acilen yapılması gereken şeylerde çok az ilerleme sağlandı.
1960’ların ortalarında
–çok daha fazla özverilerle- siyah Sivil Haklar Hareketi (the black Civil
Rights Movement) resmi eşitliği kazandı -sadece Kara Güç (Black Power) ve daha
sonraki yıllarda King******** daha
fazlasına ve masraflısına dikkat çekmek için topluluklarındaki çoğu insanın
yaşamını dönüştürmesi için kazanımlara hemen ihtiyaç vardı.
Benzer biçimde, gayler,
lezbiyenler ve biseksüeller; neoliberalizmin tam olarak kabullenmeye
istekli olduğu çoğu da basit ve pahalı olmayan kazanımları zaten elde etmişlerdi.
Örneğin; eşit evlilik hakları, çoğu büyük kentlerdeki resmi eşit konut ve
istihdam hakkı, orduda istihdam hakkı. Çünkü bu tavizlerin bizim neoliberal
“müttefiklerimize” çok az maliyeti vardır veya hiç yoktur. Fiili ve politik
sermayede milyarlara mal olan; orantısız şekilde evsiz LGBT gençliği de dahil
olmak üzere herkes için konut, bütün kamu okullarında LGBT dostu eğitim, LGBTQI
kişilerin gereksinimlerini karşılayan ücretsiz sağlık hizmetleri gibi gerçek
muazzam değişiklikler sohbetin bir parçası bile değillerdir.
Stonewall'un Bugüne
Dersleri
Hemen önümüzdeki
görevler göz korkutucudur. Dünyada pek çok ülkede aşırı sağ yürüyüş halinde.
Gezegeni öldürmesi muhtemel olan iklim değişikliği çok yakında geri
döndürülemez hale gelebilir. Yirmi altı milyarderin serveti, gezegenin nüfusun
yarısınınki kadar hal böyleyken sayısız kaynak savaşa ve “güvenliğe”
harcanıyor.
Neoliberal
politikacılar kendine Trump’a alternatif süsü vererek bize tokenizmi********* (sözde katılımcılık) verirler ve bize
geniş kapsamlı değişikliği için kaynak olmadığını söylerler.
Gerçekten, neoliberal
Demokratların sözde katılımcılıktan (tokenizm) çok daha fazlasını vermedeki
başarısızlığı, -bu sırada bankaları finansal sıkıntıdan kurtarırken- Trump’ın
önünü açılmasına yardımcı olan şeylerdir. Öteki politikacılar ihtiyacımız olan
kapsamlı değişikliklerinin bazılarını vaad ediyor ancak onların taahhütleri
dünyanın çoğunun Birleşik Devletlerce kontrolüne dair taahhütleri ve askeri
harcamalar bu vaatleri alay haline getirdiğini ima eder. Daha temelde, açık
veya örtük olarak köklü değişimin ancak “tepeden aşağıya” yaklaşımıyla
olacağını; onların ve diğer Demokratların bizim tarafımızdan seçilmeleri
sonucunda bizim için değişim yapacaklarını söylemektedirler ki bu Stonewall
dönemi hareketlerinin anti-tezidir. LGBT tarihinde, Bill Clinton’ın orduda
istihdam ayrımcılığına son verme ve 1977 Dade County Florida eşit haklar
yönetmeliği gibi “üstten reform” ilerlemeden ziyade yıkıma neden oldu sık sık.
Çoğu basit, pahalı olmayan resmi yasal eşitlik galibiyet kazanımları arkamızda
kaldı. Çok daha göz korkutucu, pahalı olanlar –herkese konut, herkese sağlık
hizmeti, kamu okullarında LGBT yanlısı eğitim- en az 1968-73 hareketlerinin
topladığına benzer bir eşit bir güç gerektirecektir. Bu hareketler; Richard
Nixon gibi bir ırkçı, homofobik, savaş kışkırtıcı bağnazı bile büyük tavizler
vermeye mecbur bırakabileceğini gösterdi.
Böyle güçlü etkin
hareketlerin altında yatan anahtar unsur, sadece kitlenin kalabalıklığı değil
ayrıca her iki ana partiden de bağımsız olmaktır. Trump nefretinin meşruluğu
heyecan kasırgasına kapılıp gitmiş ve Demokratlar da gücü tekrar almaya istekli
iken, bizim görevimiz gelecek iki yıl ve sonrasında hareketi sadece sayısal
olarak güçlendirmek değil aynı zamanda Demokrat Parti ile bütünleşmeye ve
etkisizleştirmeye engel olmaktır.
Stonewall hareketi ile
kardeş hareketlerin bugün bize verdiği dersler şunlardır: İhtiyacımız
olan köklü değişikler için tek mekanizma taban mücadeleleridir ve gerçek
değişim için güç de partilerden bağımsız olmaktır. Kendi çabaları ve örgütleri
yoluyla kendilerinin özgürlüğünü sağlamak zorunda oldukları, güçtür
bu.
* (Ç.N.) Black
Lives Matter, siyahlara yönelik şiddete karşı mücadele eden toplumsal hareket
** (Ç.N.) Jim
Crow (yasaları); Birleşik Devletler eyaletlerinin çoğunda 1880-1960 arası;
ırklar arası evliliği ile özel işletmelere ve kamu kuruluşlarına siyah ve beyaz
müşterileri ayırmayı zorunluluğu getiren, ırk ayrımı yapan yasalar. Yasa adını
Thomas Rice'ın 1828'de oynadığı, aşağılanmalara maruz kalan ilkel bir siyah
tiplemesinden alır.
*** (Ç.N.) Montgomert
otobüs boykotu, Alabama'da siyahların kent otobüslerinin arkasında oturmasını
zorunlu kılan belediye kanununa karşı Rosa Parks'ın otobüsün arka koltuğuna
oturmayı reddetmesi üzerine, polise şikayet edilmesi sonrası yapılan protesto
eylemleri ve boykot
**** (Ç.N.) İç
Savaş (Civil War); 1861-65 arası Birleşik Devletler ve Birlikten (Union)
ayrılıp Amerika Konfedere Devletlerini kuran 11 güney eyaleti arasındaki
savaş
***** (Ç.N.) Ku
Klux Klan (KKK), 1865'de kurulan 1870'e kadar bütün güney eyaletlere yayılan,
Cumhuriyetçi Parti'nin siyahlara siyasi ve ekonomik eşitliği amaçlayan
politikalarına direnç gösteren beyazların oluşturduğu ırkçı yapılanma
****** (Ç.N.)
28
Ağustos 1963'te 200.000 protestocu Washington Yürüyüşü'nü gerçekleştirdi.
Yürüyüş ile federal medeni haklar tasarısının Kongre'de görüşülmesi için John
F. Kennedy yönetimine baskı yapıldı. Martin Luther King meşhur "Benim Bir
Hayalim Var (I Have a
Dream)" sözünü yürüyüşteki konuşmasında söyledi.
*******
(Ç.N.) Makine politikacı (machine politician), Kamusal
amaçlardan ziyade özel amaçlar için bir partiyi kontrol eden küçük bir kliğe
ait politikacı
********
(Ç.N.) King, Martin Luther King’e atfen kullanılmakta
*********
(Ç.N.) Tokenizm, farklı ve dezavantajlı gruptan az sayıda
kişiyi çalıştırarak çalışma çevrelerinde çoğulcu bir görünüm yaratma veya
katılımcılığı gerçekte politik doğruculuk olarak benimsemesine karşın
katılımcıymış gibi gözükmek, sözde katılım
* Makale, Jacobin’in
22 Haziran 2019 tarihli çevrim içi yayınından alınarak çevrilmiştir.
Özgün metni okumak için:
Yorumlar
Yorum Gönder